28 Aralık 2013 Cumartesi

Aşırı Güzel Karnabahar Yemeği





Burcu'dan...

Diyecek bir şey yok gerçekten aşırı güzel bir yemek...


Karnabahar ve kök yaprakları
Maydonoz yoksa kereviz yaprağı / şimdi aklıma geliyor da mevsimindeysek kaz ayağı da çok yakışabilir.

Sarımsak
Olsa da olur olmasa da olur taze soğanın yeşil kısmı
Biber salçası 
Az bişey domates püresi/ domates sosu


Önce yapraklar, taze soğan, karnabaharın doğranmış kökleri kavrulacak
Sonra bir iki sarımsak rendelenecek /dövülecek
Sonra tuz gelecek
Bunlar bir güzel pişme yolundayken domates püresi ile salça eklenecek
Biraz ılık su, biraz değil de yani tencerenin yarısına kadar mesela
Belki bir diş sarımsak yanlışlıkla tezgahta kalmıştır, o da şimdi iki parça olarak konacak
Sonra parçalarına ayrılmış her biri ağaca benzeyen karnabaharlar eklenecek ve böyle mis gibi kokacaklar.
Maydonozlar da doğranıp konacak
Karnabaharların üstünü geçmeyecek yemeğin suyu o kadar da çok konmayacak yani... Bir şekilde ayarlanacak o kısmı.
Mmmmm sanırım bu kadar.
Heh en son toz acı biber eklenecek ki enfes olsun, aşırı olsun lezzeti.

20 dk kadar sonra filan pişmiş oluyor.
Ben helme sevmiyorum karnıbaharı o yüzden helme sevenler daha çok pişirir bence.



Kış salatası

Burcu'dan...

Çiğ beslenme ve makrobiyotik beslenmeyle ilgili bir sürü şey duyuyorum ama henüz okumuş ya da bi 'atölyeye' katılmış değilim. Şimdilik akışta önüme çıkan, elimdeki kaynaklarla bildiklerimi, ya da uydurduklarımı yemeyle meşgulüm. Yine de bu tür bilgilere erişmeye niyetliyim diyeyim.
Uzun yıllar anne mutfağından beslendiğim, kendi pişirdiklerimi yeme fırsatını henüz bulabildiğim için bu da yeni ve maceralı bir yolculuk gibi...

Bu tarifi köydeyken yani Bayramiç Yeniköy'deyken iki üç kere yaptım. İlk defa bir arkadaşımın evinde yemiştim.

Pancarı,
kırmızı lahanayı,
beyaz turbu,
havucu,
ekşi elmayı (öyle azıcık mazıcık değil tadı gelicek miktarda)
taze körpe ıspanağı

ince kıyım doğruyor ve bir kaseye ister sırayla (renk kuşağı olacak şekilde)  ister karmaşık dolduruyorsunuz.

Üzerine bol limon ve tuz llütfen!

Bunu bir gece bekletip, ertesi gün biraz ceviz ve bol zeytinyağı ile taçlandırıyorsunuz.
Bir gece önceden zeytinyağında bir kaç diş sarımsak bekletmişseniz yıldızlı pekiyiyi kapıyorsunuz.


Arkadaşım elma ve sarımsak koymamıştı. Köyde yaptığım zaman kereviz de koyduğumu hatırlıyor

Yaklaşık böyle bir şey işte ... :)

25 Aralık 2013 Çarşamba

Yeşil Mercimek Yemeği

Konuk yazar-aşçı: Diğer bir göçebe insan Burcu

En sevdiğim bakliyatlardan biri mercimek, diğeri de tartışmasız nohut.
Klasik lezzetleri sevsem de yemek yaparken biraz tutarsızım; bir yaptığımı bir daha yapamıyorum. Ya malzemeler denk düşmüyor ya da o anki keyfim beni yoldan çıkartıyor.

Normalde mercimek yemeği bizim evde kıymalı pişer ama evden ayrıldım ayrılalı kıymalı yemek yemedim. Mercimeği de ya salata şeklinde ya da soğanlı biber salçalı filan yapıyorum.

Geçenlerde mesela piyaz gibi yapmıştık ama içine mercimeğin yarısı kadar belki daha az buğday da koymuştuk.

Bugün de şu malzemeleri kullandım
250 gr yeşil mercimek (3-4 saat suda bekledi)
1  büyük soğan
1 büyük havuç
5 diş sarımsak
4-5 kurutulmuş domates (önceden bir bardak suda bekletildi)
1 küçük çay fincanı kadar (takriben tabii, ben göz kararı koydum) kara buğday (greçka)
Yarım çay fincanı kadar da firik bulguru

Soğan, havuç yağda kavruldu, bir çay fincanı kadar su  ve sarımsakları da ekleyince kapağını kapatıp orta ateşte bir süre pişirdim.
Suyunu çektirmeden kuru domatesleri de doğradım ve açık kapak kavurdum.
Bulgur ve kara buğdayı bi 5 dakika sonra ekledim, bu şekilde bir süre -açık kapak- kavurdum.

Güzel kokular ortalığı sarınca mercimeklerin suyunu süzüp tencereye ekledim.
En son da baharatları; kimyon, tuz, pul biberi kattım.

Pek lezzetli oldu. Bakliyattan kimyonu esirgememek lazım :) (bkz. klasik nohut yemeği)




22 Aralık 2013 Pazar

Yayla çorbası

Çok sevdiğim ve aşırı basit tarifini paylaşacağım çorba.

Malzemeler:
- 1,5 - 2 kaşık un
- 7-8 kaşık yoğurt
- 1 yumurta
- Yarım çay bardağı kadar buğday -önceden ıslatılırsa daha çabuk pişiyor- (orjinali pirinçle yapılıyor ama bir kez buğday ile yaptıktan sonra bir daha pirince dönemedim. Çok yakışıyor, çoook!)
- Nane, kırmızı toz veya pul biber, ayrıca isteğe göre sumak

Yapılışı:
- Un, yoğurt ve yumurta iyice karıştırılır.
- Üstüne su da eklenir ve kaynayana kadar karıştırılır.
- Kaynamaya yakın veya kaynadıktan sonra buğdaylar atılır.
- Bi' ara tuz da atacaz tabii.
- Buğdaylar piştiği zaman çorba hazır, demektir.

- Bu aşamada orjinalinde yağ yakılıyor; o yağa kırmızı biber ve nane eklenip çorbaya karıştırılıyor. Ben yağ yakmıyorum artık, gerek yok bana kalırsa. Yağını da, baharatını da sonradan ekleyiveriyorum.


Yoğurt

Bunun da fotoğrafını paylaşsam yeter bana ((:



Ekşi mayalı ekmek

Yok, bunun tarifini verecek değilim. Yeni başladım zaten yapmaya, ukalalık etmek istemiyorum. Ayrıca yoğurma şeysini, kıvamı nasıl anlatırım, bilmem. Sadece fotoğraf ekleyeceğim.


1 birim çavdar unu ve 2 birimden biraz fazla tam buğday unu ile yaptım; içinde çörekotu ve biberiye de var. ((:

21 Aralık 2013 Cumartesi

çiğ balık

En aşırı kolay ve en aşırı lezzetli mezelerden; rakının yanında muhteşem gidiyor. Bunu da babam yapar yıllardır; ben ilk kez geçenlerde denedim ve sonuç pek güzeldi.

Herhangi bir balıktan yapılabilir bu; ama büyük balıklardan daha güzel oluyor sanki. En basitinden, her mevsim bulabileceğiniz çiftlik levreğinden bile çok güzel oluyor mesela.

En önemli mesele fileto çıkarmak. Mümkünse bunu balıkçıdan rica edin; çok kolay olmayabilir. Tuhaf tuhaf bakabilir size ama olsun.

Malzemeler:
- 1 adet levrek veya benzeri balığın filetosu
- 2-3 limon
- Zeytinyağı, baharat...

- Fileto halindeki balığı birer lokmalık parçalar halinde doğrayın ve genişçe bir tabağa yayın.
- Balıkların üstüne çekme karabiber serpin.
- 2-3 (veya her ne kadar gerekiyorsa) limon sıkıp, üstlerini tamamen kapatacak kadar limon suyuna gömün.
- 45 dakika ile 1 saat içinde balığınız, limonun asitiyle pişmiş olacak (evet, aslında çiğ değil).
- Şimdi limon suyunu süzün; sonra da zeytinyağı, dövülmüş sarımsak, kekik ve pul biber ekleyin. Hepsi bu!

tahin - pekmez (tp)

Bunun da tarifi olur mu, di mi?

7-8 aydır en çok yediğim şey olmasa, bir de bir-iki ekleme ile iyice inanılmaz bir şey olduğunu görmemiş olsam koymazdım buraya. TP hem çok lezzetli, hem çok faydalı, hem de katkısız kutkusuz, pratik, şahane bir tatlıdır efenim. Kahvaltıda yenir, yemek sonraları yenir, arada atıştırmak isteyince yenir; yenir de yenir işte.

Geleneksel bir yiyecek olduğu için önyargı vs. midir bilmem ama ben uzun yıllar burun kıvırdım kendisine. Sonra bu yılın Bahar'ında Flora'da kendisiyle bir kez daha tanıştım ve o gün bugün bırakamadım.

Tabii Selahattin'in Kumluca pazarında çok güzel bir yerden alıyor olmasının da payı var ama herhangi bir markette bulacağınız herhangi bir t & p ile yapacağınız karışım da hiç fena olmuyor bence. Selahattin'den öğrendiğim üzere bu karışıma bir de toz zencefil ve tarçın da ekleyince iyice inanılmaz bir şey oluyor. Zaten bu haliye yiyince kendimden geçmiştim! Yine geçen gün söylediğine göre öğütülmüş keçiboynuzu da yakışıyormuş, ben henüz denemedim.

Pancar!!

Yahu pancar ne kadar muhteşem bir şeymiş de haberim yokmuş. Yaprağı, kökü, sapı; her yeri de kullanılıyor.

Mesela önce dallarının, onlar biraz çözülünce yapraklarının da eklenmesiyle az zeytinyağında yaptığım çok basit bir şey. Sarımsaklı yoğurt ile muhteşem oldu! Çok basit, çok hızlı, çok sağlıklı...

Bir diğer güzellik ise kökünün, yani esas pancarın incecik şeritler halinde kesilip limon, zeytinyağı ve sarımsakla karıştırılmasıyle elde ediliyor. Müthiş bir lezzet; ayrıca güzel de bir meze. Yine çok basit ve hızlı...


Acuka

Eminim bunun binlerce tarifi vardır ama annemin -ve benim de- yaptığımız hali ahan da şöyledir ve pek güzeldir:

Biber salçasına bol cevizi, sarımsağı, kimyonu, biraz bayat ekmeği, zeytinyağını çalın; alın size şahane bir kahvaltılık. Miktarlar için bir şey diyemiyorum; ben de deneye yanıla yapıyorum. Ha bir de diğer baharatlardan da koyulabilir elbette. Ben en son yaptığımda karabiber de ekledim mesela...

Yalnız çok yediriyor, dikkat!


10 Aralık 2013 Salı

Kırmızı Mercimek Çorbası

Gelmiş geçmiş en kolay tarif herhalde. Ben süzme sevmiyorum, böyle pütürlü mütürlü çok güzel geliyor.
Bu miktarlar orta boy tencere için.

Malzemeler:
- 1 su bardağı mercimek
- 1 patates
- 1 soğan
- 1 havuç
- Biraz salça
- Biraz yağ
- -İsteğe göre- biraz da pirinç veya bulgur
- Tuz
- Nane, pul biber (isteğe göre)

Yapılışı:
- Soğanı, patatesi, havucu rendeliyoruz.
- Yağı, salçayı, pirinç- bulgur vs.yi ekliyoruz.
- Bütün bunların üstüne suyu da ekleyip ocağı yakıyoruz. Kaynayıncaya kadar karıştırıp 10 dakika kadar kaynatıyoruz ve en sonda nane ve pul biberi ekleyip afiyetle içiyoruz.

Çok lezzetli, doyurucu, bi de çok basit...

Zeytinyağlı barbunya (kuru)


Ben tazesinden olanı azıcık daha çok seviyorum sanırım, yapılışı da daha pratik; ama mevsim itibariyle bugünlerde kurusunu yapıyorum. Tarif yine anneden -ve dolayısıyla anneanneden-

Malzemeler:
- 2 bardak kuru barbunya (1 gün önceden tuzlu suda beklemiş)
- 2 soğan
- 1 havuç
- 1 kaşık domates salçası
- 1 patates
- 1 baş sarımsak
- Ben koymuyorum ve yine mevsim de uygun değil ama belki birkaç yeşil biber
- Yarım demet kadar maydanoz

Yapılışı:
- Barbunyaların beklemiş olduğu tuzlu suyu döküp yenisinde haşlıyorum. Çok fazla yumuşamadan ama hafif kıtır kıtır olsa da yenecek kıvama geldiğinde süzüyorum.
- Soğanı ve havucu kavuruyorum (ben az suda pişiriyorum aslında. Zeytinyağını yakmıyorum artık ve en sonda ekliyorum.)
- Biraz renk değiştirdiklerinde salçayı ilave ediyorum. (Yeşil biber de koyacaksanız tam sırası..)
- Sonra barbunyayı ve sıcak suyu tencereye ekliyorum. (Suyun miktarını açıklayamam, göz kararı)
- Artık barbunyalar pişmeye iyice yaklaştığı vakit küçük küçük kesilmiş patatesleri ve sarımsağı da ekliyorum.
- Ateşi kapamadan az önce ve hatta kapadıktan sonra da yağını ekliyorum ve yemek hazır.
- Son olarak da barbunyayı şöyle genişçe bir kaba alıp üstüne doğramış olduğumuz maydanozları ekledik mi işlem tamam. Maydanoz o kadar yakışıyor ki, onsuz barbunya düşünmek istemiyorum. ((:

- Bana sorarsanız, soğutup öyle yiyoruz. Bizim ekolde zeytinyağlılar hep soğuk yeniyor.

Isırgan otu çorbası

Bu tarifi gugıl'a 'ısırgan otu çorbası' yazınca ilk ve ikinci çıkan tariften yaptık, 1-2 küçük değişiklikle. Gerçekten muhteşem oldu. Şu anda bulunduğumuz yerde istemediğimiz kadar ısırgan olunca, 'deneyelim' dedik. Bu arada ısırgan otlarını toplamak da büyük keyif. Biraz yakıyor ama dikkat edince gerçekten de biraz.

Malzemeler:
- 250 gr. ısırgan otu (toplayınca bunun gramını tartmak ozr tabii de, göz kararı)
- 1 çorba kaşığı tereyağ (tarifte 1 kaşık da üstüne yakılacak yağ için vardı ama biz gerek göredik ve eksikliğini de hissetmedik.)
- 1 büyük soğan
- 2 çorba kaşığı un
- 4 bardak su (tarifte ısırganın haşlanacağı suyun çok acı olabileceği yazıyordu ama öyle olmadı, yani suyun tamamını haşlama suyundan kullandık.)
- 2 bardak süt (biz sütsüz yaptık gerçi ve eksikliğini hissetmedik. ((: )
- tuz, kırmızı ve kara biber

Terbiye için
- 2 kaşık süzme yoğurt
- 1 yumurta sarısı

Yapılışı:
- Isırganları iri iri doğradık ve kaynar suda 10 dakika haşladık.
- Sonra süzdük bu arkadaşları, ısırganın suyunu da bi' kenara aldık.
- Aynı tencerede çalışmaya devam... Soğan kavurduk ve sonra un ilave ettik.
- Unlar da pembeleşince suyu, baharat ve tuzu ekleyip kaynadıktan sonra 2 dakika daha yüksek ateşte bekleyip ısırganları ilave ettik.
- 10 dk. kadar kısık ateşte pişirdikten sonra -bizim yapmadığımız üzere- süt ekleniyor.
- Ve sonra yine kaynatılıp 10 dk. daha pişiyor.

- Son olarak da terbiye ekledik.
- Yani yumurtanın sarısı ve yoğurdu çırptık; çorba suyundan da bir kepçeyi buna karıştırıp hepsini çorbaya tekrar döktük ve bir taşım (hep bu tabiri kullanmak istemişimdir.) kaynattık.
- Eğer yağ yakacaksanız onu da şimdi yapınız.

- Ve yiyiniz...

Islak kek (Anneanne tarifi)

Anneanne tarifi diyorum da o da birinden öğrenmişti. Birkaç yıldır hayatta olmadığı için bayrağı devralmış olan annemden aldım tarifi ve 1 haftada 2 kere yaptık Burcu'yla.

Malzemeler:
3 yumurta
2 bardak toz şeker
2 bardak beyaz un
1 bardak yoğurt
2 yemek kaşığı kakao
1 limon rendesi
1 paket kabartma tozu (biz karbonat kullanıyoruz)
10-12 tane ceviz
1 çay bardağı sıvı yağ (annem mısırözü kullanıyor, bizde olmadığı için biraz zeytinyağı ve biraz erimiş tereyağı karıştırıyoruz.)
1 bardaktan biraz fazla süt

Yapılış:
- Önce yumurta ve şekeri iyice çırpıyoruz.
- Sonra yağı, yoğurdu, limon rendesini, kakaoyu,
- Sonra da un-karbonat karışımını (karbonatı unun üstüne koyup, karbonatlı kısma birkaç damla limon sıkıp, köpürdükten sonra) azar azar ilave edip karıştırmaya devam ediyoruz.
- En sonda da cevizleri ekleyip (isteğe göre üst kısma fazladan ceviz konabilir), 180 derecede ısıtılmış fırına veriyoruz. 30 ile 40 dakika arasında kek hazır oluyor. Kekin pişmiş olduğunu da bıçağı iyice batırıp üstünde hamur kalmadığını gördüğümüzde anlıyoruz bu arada. Biliyorsunuzdur ama bilmeyenler için... ((:
- Fırından çıkınca soğuk sütü üzerinde gezdiriyoruz. Sonra da afiyetle yiyoruz.

Aşırı güzel oluyor valla ((: